İçişleri Bakanı Soylu’dan barhana sorununa ait videolu paylaşım (1)

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, son 4,5 yılda yurt içindeki Suriyeli sayısının artmadığına belen ederek, “Aldığımız tedbirlerle göçe amade 6 milyon kayırıcı, emin arkaç getirdiğimiz Suriye’nin kuzeyindeki bölgelerde kaldı.” dedi.

Soylu, toplumsal medya hesabından yaptığı videolu paylaşımda, kafile sorununa ve Türkiye’deki göçmenlere ilişik açıklamalarda bulundu.

Bakan Aristokrat, Rusya- Ukrayna savaşında 10 milyon Ukraynalının kendi topraklarından Avrupa’ya göç etmesi gibi şehirleri harabeye dönen milyonlarca insanın de Suriye’den barhana ettiğini söyledi.

İnsan haklarının ölenler Müslüman olunca eksantrik tür işlediğini dile getiren Soylu, 11 yıldır sahillerden, denizden bebek cesetlerinin toplandığını ve umuda seyahat eden insanlara el uzatıldığını belirterek, “Bu millet, bu ihtişam yanlış bir molekül yapmadı. Gelgel duyulacak, çalımlı tıpkı gelişim yaptı. Tığ komşumuza sırtımızı dönmedik. Tığ insanlığa birlikte sırtımızı dönemezdik. Halep, Şam, Bağdat, biz bu şehirleri ilk kez duymamıştık. Tarihimizde beraberdik, Çanakkale’dahi beraberdik, bize sığınanlara kapımızı kapatamazdık.” ifadesini kullandı.

Göçün dünyanın ayrımsız gerçeği olduğunu aktaran Soylu, 3 kök göçmen olduğu bilgisini vererek, şunları kaydetti:

“Birincisi ülkelerin akseptans ettiği göçmenler. Bunlara tığ ahenktar muhacir diyoruz. Bunlar turistler, öğrenciler, çalışanlar, hisse senedi sahipleriyle ticaret erbapları. Yasalı yollarla ülkemizde bulunanlar. İkinci soy göçmenler ise Suriyeliler, Ukraynalılar kadar ülkelerindeki savaş ve buna analog nedenlerle iltica etmek zorunda olanlar. Üçüncü ise ülkeye çaktırmadan girenler, yakalandıkları devir ülkelerine izansız gönderilenler. Yani izinsiz giren düzensiz gizliden gizliye göçmenler.

Düzenli göçle gelenler elhak belli bir izinle, kuralla geliyor. Yani öğrenciler, ticaret erbapları, çalışanlar ve bunun kabil. Bunlara kafile literatüründe ikamet yetkilendirilmiş diyoruz. Ülkemizde halen 1 milyon 342 bin yaşama eğleşme izniyle bulunuyor. Bu sayı barhana dalgasıyla ilgilendiren değil. İfade ettiğim gibi bir bölümü mektepli, ayrımsız bölümü etkin, bire bir bölümü tecim erbabı başkaca sefirlik çalışanı. Bunların tıpkısı bölümü Türkiye’ye seyyah yerine mevrut ve ülkenin değişik yerlerine yerleşmiş, eğleşme izni almış Avrupalılar. Bunların nazik bölümü bire bir almanak güdük süreli eğleşme mezun. Yani çıkışlı olan yahut işi biten 1 sene içerisinde gidiyor.”

Ecnebi düşmanlığını benzeri kesimin artırdığını ve ülkeye mevrut turistlerin üstelik uğur gösterilir hale getirildiğini rapor fail Soylu, milletin bu provokasyonlara gelmediğini söyledi.

Ülkesinde uğraş olanlara uluslararası kurallar çerçevesinde eş çıkıldığını anlatan Aristokrat, bu sayının arsıulusal dulda kapsamında ayrımlı ülkelerden toplam 320 bin yaşama olduğunu belirtti.

Savaştan kaçarak arsıulusal kurallar çerçevesinde ülkeye gelen arızi himaye kapsamında kayıtlı Suriyelilerin bile olduğunu hatırlatan Soylu, “Suriyeli kardeşlerimizin gelişi 2011’birlikte başladı. Bildirme çetin bölüm 2013 ile 2016 ortada oldu ve 2018’den beri Suriyeli sayısı süratle lahzada benzeri kaldı. 2018 sayımız 3 milyon 623 bindi. Halihazırdaki sayısı ise 3 milyon 629 bin can.” bilgisini paylaştı.

Şu temel kadar 529 bin Suriyelinin ülkelerine döndüğünü anımsatan Aristokrat, önümüzdeki dönemde göç yönetiminin yeryüzü ana konularından birisinin Suriyelilerin azametli, gönüllü ve güvenli dümbelek dönüşlerinin artırılması olacağını, bunun kül altyapısının sağlandığını vurguladı.

Dünyanın genişlik ağır sıklet ve birinci sınıf gizliden gizliye barhana mücadelesinin verildiğini tamlayan Soylu, şöyle devam etti:

“Bunu 4 aşamada yapıyoruz. Bir Numara aşamada hamur ülkede yani göçe kaynaklık eden ülkelerde çalışıyoruz. Oralarda istihdam programları, toplumsal yardımlar, hayatı normalleştirme çalışmaları yapıyoruz. Söz Gelimi Afganistan ve Pakistan’a, Lübnan’a afiyet trenleri, afiyet gemileri gönderiyoruz. Kimi Vakit çekicilik köprüsü kuruyoruz. Mavera yandan İdlib’bile barınma alanları, briket evler yapıyoruz. Orada 70 bin sayısını geçtik. Briket evlerin sayısını bu yılın sonu itibarıyla 100 bine çıkartıyoruz. Özellikle İdlib’deki çalışmalar sayesinde gizil 4 milyon göçmenin yani İdlib’bile aktif halihazırda 4 milyon göçmenin ülkemize gelişi durdurulmuş oldu. Oralarda insani şekilde kalmalarını sağlamış olduk. Azez, Cerablus, Mare, Lif Abyad, Resulayn’birlikte hayatı normalleştirdik. Oraları terörden arındırdık. Esenlik, meslek, altyapı, neşelilik istihsal ve sanayinin tarımla bu arada yeniden arayışa geçmesini sağladık. Oradan dahi göçün ülkemize gelmesini durdurduk.”

İkinci aşamada entegre çizik düzenlilik sistemlerinin hayata geçirildiğini anlatan Aristokrat, 1055 kilometre çizi asayiş duvarı ve asayiş yolu, devriye yolu yapıldığını, 918 kilometre boyunca temel aydınlatması ve 284 kilometre boyunca termal müşteri kurulduğunu tabir etti.

Ayrıca 230 elektrokardiyografi optik kulenin tamamlandığını aktaran Soylu, kulelerin 10, 40 ve 50 kilometre rey imkanı sağlayabildiğini belirtti.

Yapılan çalışmalarla 2016’dan bu yana ülkeye girmeden engellenen gönül sayısının 2 milyon 700 bin olduğunu tabir eden Aristokrat, “İran sınırında aldığımız enerjik çizik tedbirleri ve mevki süresince kaçak göçle yürüttüğümüz hareketli uğraş sonucu 2 milyon insanın girişi İran sınırında önlendi.” diye konuştu.

Doğu ve cenup sınırındaki gizliden gizliye göç baskısının, 2022 yılında alınan tedbirlerle eski yıla bakarak yüzdelik 35 azaldığını vurgulayan Soylu, 2021 yılının Ağustos ayında ABD’nin Afganistan’dan çekilmesiyle birilerinin az daha hep Afganistan’ın Türkiye’ye ve Türkiye üzerinden Avrupa’ya geçeceğini söylediğini, fakat bunun yaşanmadığını söyledi.

Üçüncü aşamanın, içeride etkili yakalama olduğunu kaydeden Soylu, büyüklük içerisinde yakalanan uğrun muhacir sayısının ayrımsız periyotta 1 milyon 340 bine ulaştığını, devlet içinde üstelik geriden geriye göçle mücadele yerine 81 ilde nöbet kontrolü, varlık operasyonları yapıldığını aktardı.

Göçmen kaçakçılığına dönük cezaların artırıldığını söyleyen Soylu, “Böylece güzeşte yılın tıpkı dönemine göre yakalanan muhacir kaçakçılığı eden organizatör sayısı yüzdelik 22 arttı. Bu stratejinin dördüncü ayağı birlikte hareketli sınır ötesi mekanizmamız. 2016’dan bugüne hudut dışı edilen gizliden gizliye muhacir sayısı 418 bin kişidir. Bu yıl yakaladığımız ve sınır dışı ettiğimiz çaktırmadan göçmen sayısı ise 92 bin kişi olup geçen yıldan yüzdelik 135 fazladır. Halen 18 bin sinsice göçmen birlikte hoşgörüsüz gönderme merkezlerindedir.” açıklamasında bulundu.

hudut dışı işlemlerinin arsıulusal hukuka göre muhatap ülkeyle yavaş diplomatlık trafiği gerektirdiğini anlatım eden Soylu, bunun istikrarsız ülkelerde henüz yumruk sağlandığına dikkati çekti.

Bu sürede gizlice göçmenlerin idraksiz çevirme merkezlerinde barındırılması gerektiğini nâkil Soylu, şu an Türkiye’nin, Avrupa Birliği ülkelerinin toplamı büyüklüğünde vurdumduymaz gönderme merkezi kapasitesine eş olduğu bilgisini verdi.

İçişleri Bakanı Aristokrat, sözlerini şöyle sürdürdü:

“2015 kapasitemiz 1740’tı ve her 100 gizlice göçmenin ancak onunu ansız gönderebiliyorduk. Bugün düşüncesiz gönderme merkezlerimizin kapasitesi 20 bin 540. hudut dışı oranımız ise toplamda yüzde 69. Afgan geriden geriye göçmenlerde yüzde 65, Pakistanlı sinsice göçmenlerde ise seçkin uğrun göçmenin yüzde 85’idir. Avrupa’bile bu izzet yüzde 10’dur. 2021 yılı esasen ilkgüz ayına kadar fahri ansız bölüm fail Suriyelilerin sayısı 43 bin 420. Bu sene şu anda sayı 50 bin oldu. Suriyelilerin sayısı 2013-2016 ortada 12,5 hatim artmıştı. Serencam 4,5 yılda ev içindeki Suriyeli sayısı, buradaki çocuk doğumlarına karşın değişmediği ve artmadığı kadar aldığımız tedbirlerle göçe amade 6 milyon âdem sakıncasız kuzuluk getirdiğimiz Suriye’nin kuzeyindeki bölgelerde kaldı. 2019’de 201 bin kaçak Afgan yakalamıştık. Güzeşte sene 70 bin, bu yıl ise 94 bin. 2020’da sınırda karışma sayımız 505 destek. Yani hareket daha güçlüydü. Bu yıl ise ilk teşrin ayında 234 bin.”

Soylu, göçmenlerin Türkiye’bile kaldıkları süre zarfında sosyal hayat ve topluluk düzenine uymaları için farklı bakanlıkların dahi partnerliğinde Göç Başkanlığının koordinasyonu ve uygulamasında ahenk programlarının düzenlendiğini dile getirdi.

Bu kapsamda yılda 2,5 milyon göçmene ulaştıklarını ve eğitimlerini sağladıklarını tamlayan Aristokrat, “Türkiye’dahi göçü korkulu yaşadığımız 2011 yılından beri düzgün aynı kafile politikası var. Kafile strateji belgesi, kesintili göçle uğraş izleme belgesi, harmoni izleme belgesi ve eylem planları çerçevesinde bildirme esasen beri süreci yönettik. Sunma başta şu söylendi. Türkiye’ye sığınmacılar gelecekti ve 5 sene sonradan gelişigüzel biri yanlışlık makinesi olacaktı. Esasta bu da Batı’nın ecnebi düşmanlığının Türkiye’ye ithal yapılmak istenmesinden kaynaklıdır.” sözlerini harcama etti.

Göçmenlerin beledi nüfusun yarısı oranında suça karıştığı bilgisini veren Soylu, bunların dahi yarıya yakınının öz aralarında, çoğunluğu ocak içi tartışmalardan kaynaklı suçlar olduğunu vurguladı.

Bu ve tıpkısı söylemlerin, ülkeyi istikrarsızlaştırmak amacıyla gündeme getirildiğine meni fail Aristokrat, şunları paylaştı:

“Kendilerine gelebilecek göçmeni Yunanistan’ın yaptığı usullerle öldürerek, azap ederek, korkutarak engellememiz ve Avrupa’ya gitmesinler diyerek onlar yerine polat tıpkı cidar oluşturmamızı nail olmak amacıyla oluşturdukları bir politikaydı. Bunu hem kendileri uyguladılar hem bile Türkiye’deki ciddi müttefikleri sebebiyle bize yaptırtmaya çalıştılar. Amaçları tekti. Tümce ölsün, sistem korksun, bize muhacir gelmesin. Bu âdemiyet dışı, kötü huylu ve sorunları sahamıza yıkan yaklaşımın farkındayız. Tığ kimsenin maşası, çaktırmadan göçmen deposu değiliz. Olmayacağız. Eşsiz Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın söylediği gibi, insanlığımızdan, medeniyet kodlarımızdan, merhametten, değerlerimizden ayrılmadan, çekinmeden, provokasyonlarla değil, akılla ve rasyonalist politikalarla bu süreci yönetmeye bitmeme edeceğiz.”

Share: