İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Osmaniye’da depremzedeleri ziyaretinde “İzmirli vatandaşlarımıza ne hizmet veriyorsak burada hayat dolu Osmaniyeli kardeşlerimize dahi ulaştırmaya çalışacağız. Siz burada ağırbaşlılık çekerken tığ İzmirliler namına erinç içre yaşayamayız. Elimizden ne geliyorsa, gücümüz neye yetiyorsa buradaki hikayeyi ihya etmek üzere seferber etmeye hazırız” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediye Reisi Bronz Soyer, İzmir’in üstlendiği Osmaniye’da köyleri ziyaret ederek depremzedelerin sorunlarını dinledi. Soyer’e ziyaretlerinde İZBETON A.Ş. Umumi Müdürü Heval Cenk Kayaç, CHP PM Üyesi Rıfat Nalbantoğlu, CHP Osmaniye İl Başkanı Şükret Çaylı, Osmaniye İl Umumi Meclis Üyesi Hasan Çoban bile Başbuğ dahi haremlik etti.
Osmaniyelilerin yaralarını sarmak amacıyla İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin hazır olduğunu belirten Komutan Soyer, zeytincilik, benzin ve benzin mamulleri, fıstık, halıcılık ve atalık zürriyet üretimi ve pazarlaması alanlarda bölgeye bindi sunacaklarını söyledi.
“SİZ BURADA SIKINTI ÇEKERKEN BİZ HUZUR İÇİNDE YAŞAYAMAYIZ”
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin umum birimleriyle kıran bölgesinde olduğunu özen çekici Başkan Soyer, “Bu 2-3 haftalık, birkaç maaş ayrımsız muadele değildir. İzmirli vatandaşlarımıza hangi hizmet veriyorsak burada cıvıl cıvıl Osmaniyeli kardeşlerimize üstelik ulaştırmaya çalışacağız. Çünkü siz burada yük çekerken, siz burada zorluklarla uğraş etmeye çalışırken tığ İzmirliler olarak orada geçim süresince yaşayamayız” diye konuştu.
“BURADA SİYASET YAPMIYORUZ”
Osmaniye’da tarımı destekleyeceklerini söyleyen Komutan Soyer, “İzmir Büyükşehir Belediyesi adına buraya aktarabileceğimiz hangi varsa, gücümüz neye yetiyorsa Osmaniyeli kardeşlerimizin derdine çare tutmak için buraya taşıyacağız. Burada ne politika yapıyoruz hangi ayrıksı benzeri derdimiz var hangi ayrıksı aynı beklentimiz var. Eğer Osmaniye ve İzmir yaklaşırsa birbiriyle ahi olursa Türkiye’de el birliği hukuku içre tüvana bire bir etap atılmış evet” dedi.
“İMAR MEVZUATI İLE İLGİLİ TENSIKAT KANUNUESASI GÜVENCESİNDE OLMALI”
Yaşanan acılardan ibret alınması gerektiğini vurgulayan Soyer, “Birincisi; hırsızlara ve haramilere dikkat edeceğiz. Çaldırtmayacağız, çırptırtmayacağız. İkincisi birlikte bellek ve bilimi rehber edineceğiz. Şayet bunları yapabilirsek göreceksiniz bu toprakların bereketi hepimize yeter. Bu şeytanın bacağını kıracağız” ifadelerini kullandı.
Soyer, Facia Eş Güdüm Merkezi’ndeki personel ve depremzedelerle tıpkısı araya geldi, İz Tarım Ofisi’ni bile ülfet etti. Osmaniye’nin köylerinde üreticiler ve kooperatiflerle buluşan Başkan Soyer, 30 Ilk Teşrin İzmir depreminin arkası sıra kentte kooperatifçilik modeliyle hayata geçirilen Umum Ev uygulaması ile ilgilendiren bilgelik verdi.
Serinova köyündeki kısık hasarlı iki evi ülfet eden Başbuğ Soyer, Yarbaşı Beldesi Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’nin ürünleri, işletme ve satışıyla ilgili bilgelik aldı. Başkan Soyer programını Düziçi’hangi geçerek esnaf ziyaretiyle sürdürdü.
“ÜTOPYANIZI GERÇEKLEŞTİRMEYE GELDİK”
Başbuğ Soyer, S.S. Gökçayır Köyü Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’ne anbean incelemelerde bulundu. Kooperatifin 1973 yılında kuruluş sürecine ilişkin hikmet veren ve ‘o zamanlar ütopya sahibiydik” diyen Osman Çömez’e yanıt veren Başkan Soyer, “Demin Osman Ağa… Ütopyası olan aynı eş geldi. Tığ bu hikayeyi küllerinden gene yavrulamak mecburiyetindeyiz. Simurg kuşunu yeniden harlatmak zorundayız. Sizlerin kurduğu tıpkı şeyin konusunda bakir aynı molekül nesir etmeliyiz. Biz bunu düzenlemek üzere buradayız. Burada gerekseme hangi? Siz ne beğenmek istersiniz? Tığ seçme şeyine talibiz. Ürettiğinizi satın almaya, üretmeniz için mukteza malzemeyi, ekipmanı vermeye, herhangi bir şeye talibiz. Bize hak yolu göstermenizi istiyoruz. Bu gençleri harekete geçirip, üretime sokacak hangi yapmamız geçişsiz? Bize hemen kösemenlik ve sefer gösterin. ‘Tığ ütopyası olan insanlardık fakat ütopyalarımızı gerçekleştiremedik’ dediniz. Ego da diyorum ki ‘bizim bibi ütopyalarımız var, gücümüz, kuvvetimiz de yerinde’. O gücümüzü, kuvvetimizi sizin yarattığınız bu hikayeniz üzerinden hayata etmek istiyoruz” dedi.
“ELİMİZDEN NE GELİYORSA SEFERBER ETMEYE HAZIRIZ”
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin hep gücü ile üreticinin arkasında olduğunu dile getiren Başbuğ Soyer, “Elimizden hangi geliyorsa, gücümüz neye yetiyorsa buradaki hikayeyi ihya etmek için seferber etmeye hazırız. Bu güzelim cennet vatan; üstünde dinamik herkesi doyurmaya yeter. Herkesi mutlu edecek kadar ateş parçası malzemesi var bu toprakların. Çabucak utangaç, ütopyası olan canlı insanlara ihtiyaç var. ‘İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ne işi var burada? Bizim üstümüze vazife mi Düziçi’nin Gökçayır Köyü? Bizim hangi işimiz olabilir?’ Ben çap değilim, nezaret değilim, ne buradayım peki? Şu nedenle buradayım; ego bu millete, bu memleketin gücüne inanıyorum. Şayet biz burada İzmir Büyükşehir Belediyesi gücüyle kuma bire bir öz yapabilirsek Türkiye’ye düş mesajı verebiliriz. Biz yalnız bir çırağ yakmak istiyoruz. Ayrımsız alev belki amma o kıvılcımı tıpkısı çakarsak coşkunluk tamam gider” diyerek konuştu.
Osmaniye programı kapsamında Gümüş Köyü’nde avrat üreticilerle benzeri araya gelen, Karagedik Köyü’nde yıkılan bir evi musahabe fail Başbuğ Soyer, Türkmen köyünde bile besicilerle derinti düzenledi.
