HATAY’daki evi depremde yıkılıktan bilahare Burdur’birlikte ailesiyle yurda yerleştirilen Abdullah Alkaya (38), binalara girmeye korktuklarını söyledi. Psikiyatri uzmanı Prof. Dr. Sunar Birsöz ise depremzedelerde karanlıkta kalamama, kalabalığa girememe, bağlı yerde duramama, asansöre binememe, camlar kapalıyken oturamama gibi fobik bozukluklar ortaya çıkabileceğini söyledi.

Kahramanmaraş merkezli depremde, Hatay’bile Hacı Ömer Alpagut Mahallesi’ndeki evi yıkılan Abdullah Alkaya, eşi ve 3 çocuğu ile Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Kampüsü’ndeki Asımın Nesli Yurdu’na yerleştirildi. Sarsıntı başladığı sırada evinden dışarı çıktığını dile getiren Alkaya, hareket sonrası ailesiyle yaşadıkları ürkmek dolu anları anlattı.

Deprem bölgesinde 7 dönüş geçirdikten sonraları Burdur’a geldiklerine değinen Alkaya, “Rastgele düz yıkıldı. Ayrımlı bire bir ihtisas. Imdi binalardan korkuyoruz. Biz o korkuyu yaşadık. İnsanların çığlıkları, ölen insanların cesetleri. Cümle elinden geleni yaptı. Yardıma mevrut herif ceketini çıkarıp depremzedeye verdi. Bütün yardımlar yapıldı. Yaşadığımız ufak aynı olay değil. Müzaheret fail herkesten Cenabıhak razı olsun” diyerek konuştu.Ailesinden ulaşamadıkları olduğunu tamlayan Alkaya, “Kuzenlerim var. Haddinden Fazla kişiyle irtibata geçemedik. Annem, babam Konya’da; tığ buradayız. Burada haddinden fazla rahatız ama içimizdeki stresi atamıyoruz. Çatı olan bire bir yere kısaltmak istemedik. Oturuyorsun gelişigüzel saha sallanıyor. Duruyorsun, sarsıntıda karşındaki binalar yıkılıyor. İlk periyot az buçuk baskı oldu amma çok şükür canımız sağlıklı” dedi.ÇOCUKLARA PSİKOLOJİK DESTEKMehmet Akif Ersoy Üniversitesi Eğitim Bilimi Fakültesi’nden gönüllü öğrenciler ile Aile ve Içtimai Hizmetler Müdürlüğü’nden psikososyal bindi ekipleri, depremzede çocuklara maneviyat yöneltmek amacıyla yurtlarda görev aldı. Ekipler, çocuklarla baziçe odalarında vakit geçirdi. Yurttaki bir bölümde üstelik depremzedelere, kıyafet ve pabuç yardımı yapıldı. Akdeniz Üniversitesi Tababet Fakültesi Psikiyatri Ana Vukuf Dalı’ndan tekaüt Prof. Dr. Sunar Birsöz, deprem sonrası sunu yoğun görülen hastalığın, titreme sonrası ruhsal gerilim bozukluğu olduğunu anlattı. Prof. Dr. Birsöz, travmayı yaşayanların, pinpon altında kalanların, yakınlarının bu durumunu görenlerin, sonraki yaşantılarında benzeri endişelerin tekrarlanacağı korkusunu yaşadığını söyledi. Birsöz, “Süratle herkeste bire bir özdek ortaya çıkmayabilir amma çıkanlarda bildirme ufak gürültüde huzursuz olma, sadık ortamlarda duramama ya birlikte benzer rüyaları yine yeniden görme şeklinde bazı korkular, gelecek kaygıları, endişelenme durumları ortaya menfaat” diyerek konuştu. ‘SÜREKLİ KAYGI İÇİNE GİRERLER’Depremzedelerde ince müddet sonraları ortaya çıkabilecek sorunları anlatan Prof. Dr. Sunar Birsöz, “Yas durumları vardır. Eşhas kaybettikleri yakınları üzere kaybettikleri hayalleri üzere cins yaşamda evet da hayalleriyle ilgilendiren umutlarını yitirdikleri amacıyla daim sorun durumu içerisine girerler. Bu yara içerisinde ilk kabul edememe, inanamama, daha sonraları buna karşı nazik bire bir öfke sema, ‘Neden bu başıma geldi’ diyerek düşünme, bunu arkasından yine sakinlik dönemi ve bunluk durumu ortaya çıkar. Kriz sonucunda kişi bir biçimde, bu bozulan yaşantısına kullanılmamış ayrımsız uyum vermeye çalışır. Bu süreç ilerlediği antlaşma buhran atlatılıp normal hayata dönebilir amma bu tümce üzere ayrımsız gayrimümkün. Bu hayata dönme süresi sayı farkı 3, maksimal 6 ay olmalıdır. Bu ebat atlatılamazsa mefret depresyon hastalığı ortaya kazanç. Buna da tıbbi yerine şaka etmek gerekir” dedi.’FOBİK BOZUKLUKLAR ORTAYA ÇIKIYOR’Prof. Dr. Sunar Birsöz, depremzedelerde oluşabilecek klostrofobiyi üstelik anlatarak “Karanlıkta kalamama, kimi zaman haddinden fazla kalabalığa girememe, vabeste yerde duramama, asansöre binememe, camlar kapalıyken oturamama, kapalı bire bir araçla gidememe kabilinden kapalı yer korkusu dediğimiz bazen fobik bozukluklar ortaya menfaat. Fobiler, kambur bozukluklarının belli tıpkı alanda kümelenmiş halidir. O nedenle hayat bu durumlardan uzak ara vermek lüzumlu. Esasen melal bozukluğunun tıbbi tedavisiyle alay malay bu durumlara alıştırılması ve çıban edebilmenin öğretilmesi gerekir. Daha önceleri ruhsal rahatsızlıkları olanlarda stresle tekrarlamalar, artmalar, yeni yıpranmamış çor belirtileri ortaya çıkabilir” diye niteleyerek konuştu.’BU DETAYLI BİR MARATON’

Depremzedelere yaklaşımın çokça heybetli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Birsöz, “Şu dakika depremzedelerin sunu azından tahaffuz, beslenme, giyinme ihtiyaçlarını eksiltmek gerekiyor. Yalnız olmadıklarını uyarmak gerekiyor ki budun namına bu konuda kucağımızı onlara açmış durumdayız ama bu gücük müddet olmamalı. Bu tıpkısı akut buut değil, teferruatlı bir maratondur. Devir içinde bu ihtiyaçlarını gidermeye çalışmalıyız. Bu yıllar alacaktır. Bizim üstelik bu heyecanımızı yitirmememiz, onları kucaklamamız gerekir” dedi.

– Antalya