Soğuk ve ağırbaşlı kar yağışıyla ünlü Sivas şita ayında adeta baharı yaşıyor

Türkiye’nin arz sevimsiz illeri ortada düz kayran ve alçak kış şartlarının yaşanmasıyla bilinen Sivas, akıbet yılların en kurak kış mevsimini geçiriyor.

Meteoroloji Genel Müdürlüğünün 2022 Çatlak dönemi kuraklık haritasına göre Sivas “zehir yağışsız” iller ortada düzlük alıyor.

Hava sıcaklığının sezon normallerinin üzerinde seyrettiği kentte, park ve bahçelerde bahardan kalma görüntülere rastlanıyor.

Bu duruma menus olmayanlar tıpkı yandan parklarda güneşin tadını çıkartırken, tıpkısı yandan üstelik kurak güzeşte kışın hararet açısından endişesini yaşıyor.

Sivas’ta güzeşte şita ile bu sezonda tıpkı noktalardan çekilen ışık ve görüntüler bölgedeki kuraklığı gözler önüne seriyor.

Sivas Cumhuriyet Altını Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Mekân Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Briz Sarıoğlu Cebeci, AA muhabirine, günümüzün genişlik balaban konularından birinin iklim değişikliği ve bunun ortaya çıkardığı kuraklık olduğunu söyledi.

Kentte geçmiş yıllarda özellikle mesafe-mart aylarının soğuk ve kar yağışlı geçtiğini hatırlatan ve zaman değişikliğine dikkati çeken Cebeci, dünya genelinde özellikle 1950’li yıllardan itibaren alev artışının raporlandığını anımsattı.

Bununla ilgili tahminler ve projeksiyonlar yapıldığını anlatan Cebeci, “İklim değişikliği üzerinde müteharrik uzmanlar, üniversiteler veya araştırıcılar genellikle modellemeler üzerinden seans yapıyorlar. Bu modellemelere göre, 2050’li yıllarda yağışlarda düşüş olacağını görüyoruz.” ifadelerini kullandı.

Cebeci, anlaşılan aynı periyot yağmur olacağını fakat bu yağışın dönemini hesap edemediğini dile getirerek, “Eskisine nazaran ahenkli yağışlar olmayacağı kesme.” dedi.

“İlk sefer böyle tıpkı şeyle karşılaşıyorum”

Sivas’ta ateş parçası Mustafa Okumuş (68) üstelik ilk kez kentte kurak ayrımsız şita geçirdiğini belirtti.

Şehirde sakat kışların çokça anif olduğunu aktaran Entelektüel, “İlk el hakeza tıpkı şeyle karşılaşıyoruz. Bundan önce metrelerce kar yağardı, sokaklara çıkılamazdı. Tanrı’ın ayrımsız lütfu, ne diyelim? Tıpkısı molekül diyemiyoruz, ilk kez ömrümde böyle benzeri şeyle karşılaşıyorum. Köyde de yaşadım, bacaları sıyırırdık. Bacaların üstünden kolay giderdik yani. Hayvanları sulamaya götüremezdik, sokaklar dolardı kırcı karla. Tünelden harcama üzere giderdik bellek zarfında.” diye konuştu.

Rahmi Öniz (74) ise daha ilk böyle benzeri yağışsızlık görmediğini vurguladı.

Sivas’ta familya ayında ilk defa böyle ayrımsız albeni yaşandığını anlatan Öniz, “İnşallah yarayışlı tamam, Cenabıallah yarattıklarını bizden bundan sonra düşünür inşallah. Sonu adamakıllı olur. Sivas yağmura, karaca hasret gerçekten. İnşallah yağar, yani bayağı endişeliyiz. Akarsu kıtlığı olabilir, Allah korusun, barajlarda su düzeyi sıfıra düşebilir.” dedi.

Mustafa Kılıç (79) üstelik Sivas’ta birinci ayda dışarıda, parkta oturduklarını, bunu tıpkısı “mucize” kendisine gördüklerini söyledi.

Share: