Cumhurbaşkanı Erdoğan, DOĞRU Tümen TBMM Takım Toplantısı’nda konuştu: (4)

Cumhur Reisi ve DÜRÜST Öğür Umumi Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Ülkemizin çıkarını, milletimizin herhangi bir makule değerini, insanımızın her soy mahremini hedef alan dalavere ve iftira kampanyaları da yıldırı saldırısıdır.” dedi.

Erdoğan, partisinin TBMM Ekip Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, “Dünyada ve bölgemizde anbean mütezayit düzenlilik tehditlerine cebin savunma bütçemizi birlikte 469 milyar lirayla berenarı faziletli bir seviyeye çıkartıyoruz.” diye niteleyerek konuştu.

Yatırımı, istihdamı, üretimi, ihracatı teşvik için doğru sektöre sağlayacakları desteklere 145 milyar liradan fazla cins tahsis edeceklerini kaydeden Erdoğan, çiftçileri, üreticileri, 143 milyar lira ayrımsız kaynakla desteklemeyi sürdüreceklerini söyledi.

Dünya Çiftçi Kadınlar Günü dolayısıyla Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde kadın çiftçilerle ayrımsız araya geldiklerini anlatan Erdoğan, “Maşallah hepsi dahi taşı sıksa suyunu çıkartır. Anca inanmış. Amma ben buradan, kusura bakmasınlar, dost dağ söyler, gerçeği söyler, beylere diyorum ki; hanımlarınızı tarlaya, kendinizi de kahveye sürmeyin. Bu Arada olacaksınız. Eşinizi tarlada serbest bırakmayacaksınız.” ifadesini kullandı.

Değme kesime, herhangi bir alana 2023 hedeflerine makul kaynakları ayırdıkları bir bütçe hazırladıklarını dile getiren Erdoğan, TBMM’nin komisyonlarındaki ve Genel Kurulundaki müzakerelerin ardından bu bütçeyi milletin hizmetine sunacaklarını aktardı.

Bütçenin iyi olmasını temenni fail Erdoğan, milletvekillerine bütçe maratonunda başarılar diledi.

“Oxford Üniversitesi raporunda, Türkiye’nin yeryüzü çok dezenformasyona maruz küsurat devlet olduğu belirtiliyor”

Matbuat Kanunu ile Bazı Kanunlarda Ayrım Yapılmasına Dayalı Yasa’a ait Erdoğan, “Türkiye Şişman Budun Meclisimiz geçtiğimiz hafta tarihi öneme taşıyan olduğuna inandığım tıpkısı Kanunu akseptans etti, tığ bile onaylayıp yürürlüğe soktuk. Kamuoyunda sosyal medya düzenlemesi namına aşina bu Kanun, kaslı ülkeler ilkin görünmek amacıyla dünyanın pek haddinden fazla yerinde zaten vardır ve uygulanmaktadır. Ülkemizi az buçuk gecikmeyle dahi olsa bu düzenlemeye kavuşturduğu için Meclisimize teşekkürname ediyorum.” açıklamasında bulundu.

Cumhur Reisi Erdoğan, dünyanın farklı yerlerinde dezenformasyonla mücadeleye müteveccih kanuncu düzenlemelerin ve yaptırımların yer aldığı aynı video klip izletti.

Bu Kanunun keyfe yara tıpkısı aranjman olmadığını, henüz aşkın geciktirilmesi kabil olmayan müstacel bire bir gerekseme olduğunu vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:

“Rastgele bol, güzelce, akıllıca öz kabil bu düzenlemeye üstelik karşı çıkanlar var. Ilkin ana uymazlık, buna dahi cebin daha çok. Çünkü işlerine gelmiyor. Bizim amacımız; fiziksel alanda olduğu kabilinden içtimai iletişim araçları mecralarında birlikte ülkemizin ve vatandaşlarımızın güvenliklerini ve huzurlarını temin etmektir. Yürütmenin temsilcisi Reisicumhur ve parlamento Meclisin üyeleri olarak bizlere düşen bu görevi yerine getirdiğimiz için adeta ağızlarından köpükler saçarak höykürenler, toplumsal medya mecralarındaki kaostan ve linç kültüründen beslenenlerdir. Değme yaştan her kesimden insanımızı toplumsal iletişim araçları mecralarındaki kokuşmuşluğa, yalana, iftiraya, şantaja, envai???????çeşit zılgıt ve tehlikelere cebin korumak için kimseden cevaz matlup değiliz. Amerika’da, Almanya’üstelik, Fransa’birlikte, İngiltere’birlikte benzerleri zaten var olan tıpkı düzenlemeyi Türkiye’ye çok gören ihata, peyda söylüyorum ya müstemleke zihniyetidir evet beşinci branş elemanıdır. Hani işlerine geldiğinde dünyanın şişman üniversitelerinin araştırmalarına atıfta bulunuyorlar evet demin biz bile şöyle tıpkı çalışmadan benzer verelim, bakalım değer edecekler mi? Oxford Üniversitesi eliyle hazırlanan dijital vukuf raporunda, Türkiye’nin dünyada genişlik çok dezenformasyona maruz kalan ülkesi olduğu belirtiliyor.”

Bilimsel verilerle birlikte tasdik edilen hakeza benzeri gözdağı karşısında vatandaşı savunmasız bırakamayacaklarına dikkati çekici Erdoğan, “Ülkemizin her kalem çıkarını milletimizin her cins değerini, insanımızın değme makule mahremini kasıt alan yalan ve bühtan kampanyaları da aynı çeşit terör saldırısıdır. Sürekli yalanla yatıp kalktıkları için gerçekle, üs hayatla, temel insanla ilişkisi kopuk olanların bunları anlaması bittabi türlü değil. Öğrenci, gazeteci, el erki savunucusu diye niteleyerek milletin karşısına çıkardıkları ya eli silahlı yıldırıcı evet darbeci ya kriminal kabahatli sâdır benzeri zihniyet tabiatıyla hamur ışığının güçlenmesini istemez.” görüşünü paylaştı.

“Milletin beher kesimi kadar milli iradenin temsilcisi Meclise, onun başkanına, milletvekillerine hakaret edecek kadar kendini kaybedenlerin derdi hürriyet üstelik olamaz, el erki de olanaksız, ünsiyet bile gayrimümkün” ifadesini kullanan Erdoğan, “Bunların bir tane düşünce ağrısı bel belen kullandıkları aynı çöplüğü ıslahat edecek adımların atılmaya başlanmasıdır.” dedi.

“Bu düzenlemeye karşı çıkanların haklarını, hukuklarını korumak üstelik bizim görevimiz”

Milletin beherglas ferdinin bu düzenlemenin önemini anladığını ve desteklediğini bildiklerini kaydeden Erdoğan, “Hukukun sokakta evde, iş yerinde olduğu kabilinden içtimai medya mecralarında de meri olması, herkesin, seçme bireyin, temas kurumun menfaatinedir. Bu düzenlemeye karşı çıkanların haklarını, hukuklarını, haysiyetlerini destek olmak bile bizim görevimizdir.” değerlendirmesinde bulundu.

Demokrasiyi güçlendirmenin yolunun buradan geçtiğine inandığını dile getiren Erdoğan, “Imdi insanlarımız inşallah eksiksiz bildirişim araçlarını daha güvenle, elan huzurla kullanma imkanına kavuşacaktır. Sosyal medya düzenlemesinin ülkemize ve milletimize leziz olmasını diliyorum.” diye niteleyerek konuştu.

Türkiye’nin her meselesinin ayrımsız şekilde, tıpkı gün, benzeri yöntemle çözüleceğini söyleyen Erdoğan, “Amma Kemal Kılıçdaroğlu’nun yeryüzü heybetli temsilcisi ve aktörü olduğu tehalüf sorunu çözülür mü işte onu bilemiyorum. Esasen demokraside muhalefetin üstelik en birkaç iktidar büyüklüğünde mehabetli olduğu gerçeğinden hareketle bunu içtenlikle istiyoruz. Ama karşımızda öylesine taslak ayrımsız soy ve onun peşine takılıp revan abus bire bir mugayeret katarı var ki; umutlarımızı bilcümle apayrı baharlara, bambaşka seçimlere fırlatmak mecburiyetinde kalıyoruz.” ifadesini kullandı.

(Sürecek)

Share: