‘Bulgurun atası’ siyezin ekimine başlandı

– ‘Bulgurun atası’ siyezin ekimine başlandı

Geçmişi 12 bin sene öncesine raci Eti buğdayının ekimine başlandı

KASTAMONU – Kastamonu’birlikte, geçmişi 12 bin yıl öncesine raci ve “Eti buğdayı” kendisine anılan coğrafi işaretli siyezin ekimine başlandı. Siyezin teşrinievvel işlemi bu ayın sonuna büyüklüğünde sürecek.

Kastamonu’nun İhsangazi ilçesinde kısaca 12 bin dekar alanda ekilen ve buğdayın atası yerine tanıdık coğrafi işaretli nişane siyez buğdayının ekimine başlandı. Bölgede “kabulca”, “fistül” yahut “Eti bulguru” namına birlikte tanıdık siyez bulgurunun ekimi sırasında hiçbir kimyasal bap kullanılmıyor. Traktörlerle tamamen katıksız yerine ekilen siyez, sulanmadan ve tek matbu kullanılmadan şita mevsiminde kar suyuyla yetişerek Ağustos ayında bile hasadı yapılıyor.

Doğal ortamda ilaçlanmamış gübresiz büyüyebilen tek tahıl ürünü 12 bin yıllık geçmişi ile 14 kromozom sayısıyla kalıtım bilimi namına yeryüzündeki geçmiş buğday türü adına kabul ediliyor. Günümüze büyüklüğünde Kastamonu’dahi korunarak yetiştirilen siyez, bildirme haddinden fazla İhsangazi, Seydiler ve Devrekani ilçelerinde üretiliyor.

Bölgede üretilen siyez buğdayının yaklaşık yüzdelik 70’i ebebulguru, köylü kalan bölümü dahi un ve ağızotu yerine değerlendirilirken buğdayın atası siyez, çöz pazarın beraberinde sıkı dışında üstelik korkulu istek görüyor. Siparişleri hasat edilmeden alınan siyez buğdayı adeta yok satıyor.

“12 bin yıllı dede tohumumuz siyezi toprakla buluşturuyoruz”

İhsangazi’üstelik geçmişi 12 bin yıllık dede tohumu siyez buğdayını toprakla buluşturduklarını belirten tendürüst çiftçi Yasin Sakatatçı, “Siyezi üretip taş değirmenimizde işliyoruz. İşlediğimiz ürünlerimizden siyez unu, siyez bulguru, siyez ekmeği, siyez erişte, siyez makarnası, siyez tarhanası, siyez gevreği, siyez Galetası, siyez kısırlığı, siyez çorbalığı gibi ürünler ortaya çıkararak kendi ürünümüzü genel ağ üzerinden İhsangazi siyez adıyla pazarlıyorum. Türkiye’nin seçkin adına gönderiyorum ve arada sırada öğrenci yetişemiyoruz” dedi.

Dede tohumu siyezin günümüze büyüklüğünde bozulmadan doğal olarak gelmesinden ötürü değerini çokça gani bildiklerini rapor fail Sakatatçı, “Günümüze büyüklüğünde İhsangazi’bile korunarak eş çıkılan siyez buğdayımızın değerini bilmek bir zihayat çiftçi yerine çok sunturlu aynı kalp. Çünkü atanızın size bırakmış olduğu mirası anlamış oluyorsunuz. Cümle maraba girmek ister ama cesaret edip başaramaz. Ben bu duyguyu yaşadım ve inandım ve başardım. Akıbet zamanlarda hastalıkların çoğaldığı şu dönemde cümle sağlığına haddinden fazla özen etmeli, yediğimiz ürünleri isteyerek, araştırarak yediğimizde henüz güzelce peki. Afiyet bizim üzere çokça koca, değme fellah tüvana toprağına eş çıkmalıdır” diye niteleyerek konuştu.

“İlk etapta 20 dönümlük alana siyezin ekimine başladık”

İlk adına 20 dönümlük tarlalarına siyez ektiklerini anlatan Ciğerci Siyez buğdayını mibzer yöntemiyle ektiklerini belirterek, “Mibzer ile tarlada tehlikeli giderek öz basamaklarıyla atma yapıyor. Seçkin atmada yegâne siyez buğdayı sakıt oluyor. Bugün 20 dönümlük tarlamıza, dönüme 20 kilo siyez buğdayı ektik. Ektiğimiz herhangi bir siyez buğdayı bizim amacıyla haddinden fazla koskocaman. 1 tanesi dahi zarar olmamalı. Çokça ekersek tarlada yatma tamam, beş altı ekersek bu yol ürün kaybı peki. Bu yüzden ayarlamasını çokça mebzul tahsis etmek geçişsiz. Siyez buğdayımızı ektikten sonra tarlamızı gözlem yapmamız gerekiyor. Tarlamızı sulama yapmadan katıksız yağışlar ve kar sularıyla kendini besliyor. Tabiat herhangi bir şeyiyle bize kendini sunuyor. Bizim üzere bu görüngü çok daha iyicene. Tarlamızın nema hasat olasıya büyüklüğünde izleme etmemiz gerekiyor. Seçkin bölgenin iklimi koşulu farklıdır. Ata tohumu siyez buğdayımız her yerde kendini sevdirmiyor, takkadak İhsangazi’mize arpalık tıpkı buğdaydır. Bu değeri hemen bize gösteriyor. Bizde değerini biliyoruz” şeklinde konuştu.

Siyezi ekmeden geçmiş tek sürüşünü ve arkası sıra çift sürüşünü yaptıklarını belirten Sakatatçı, “Şu anda siyez buğdayımızı toprakla buluşturuyoruz. Allah kader ederse verimi da hava şartlarının durumuna göre değerlendirip ona bakarak topraktaki yağışı ve kar bereketini durup durup ürün alacağız. İnşallah bu yılda siyezden iyicene mahsul bekliyoruz. Bu yıl ki hasattaki verim haddinden fazla iyiydi, bire bir verimi önümüzdeki yılda bekliyoruz” dedi.

“Tıpkısı tarlaya iki yıl sıkışık tığ siyez ekmeyiz”

2022-2023 yılının siyez ekimine başladıklarını belirten siyez üreticisi Sebahattin Ciğerci ise, şöyle konuştu: “Şu anda 20 dönümlük tarlamıza siyez ekiyoruz. 12 bin yıllık olan dede tohumumuz siyezini ekiyoruz. Verimi erdemli, tıpkısı zamanda siyezden tığ, siyez ekmeği, siyez bulguru, siyez unu kabilinden başka çeşitlerini de yapmaktayız. Bunu kendi değirmenlerimizde işleyip ekonomiye birlikte yardım sağlıyoruz. Siyez mübarek bire bir kitap, benzeri tarlaya iki yıl yoğun bize siyez ekmeyiz. Gelişigüzel yıl farklı tarlaya siyez ekeriz. Ekmediğimiz tarlamızı nadasa bırakırız, bu sayede verimi artar. Ben, seçme yıl siyez üretimi yapıyorum, bu sayede talih ekonomisine bile ayrımsız katkımın olduğunu düşünüyorum. Bu sene ben, 70-80 dönüm ortada siyez ekmeyi düşünüyorum”

Ciğerci, siyezde gübreleme yapmadıklarını ve tabii adına ürettiklerini kaydetti.

Share: